Lojistik

Ekol, 100. yıl kutlamalarında özel projelere imza attı

Ekol Lojistik, Cumhuriyet’in 100. yıl coşkusunu bir dizi etkinlik ve yatırımla kutluyor. 100. yılda Ekol Ailesi’nin Atatürk’e ve onun ilkelerine bağlılığını yansıtmak üzerine yıl boyunca yürütülen çalışmalarda, bireylerin güvencesi; hukuk, egemenlik, laiklik, demokrasi, eşitlik, eğitim, hürriyet haklarının büyük fedakârlıklar ve zorluklar neticesinde Cumhuriyet sayesinde elde edilen kazanımlar olduğuna vurgu yapılıyor.

Ata’dan alınan ilhamla eğitimden kültüre hayat bulan çalışmalar kapsamında ilk olarak yılbaşında logo kullanımı Ekol 100.yıl özel logosu ile güncellendi. Logoda, Cumhuriyetin sonsuzluğuna vurgu yapıldı. Ardından Time dergisinin Atatürk’ü kapağına taşırken kullandığı “The face of vision” ifadesi, sosyal medyada yürütülen “Bu Yüz”den iletişim faaliyetlerine çıkış noktası oldu. Burada da 100. yıl logosunda olduğu gibi Atatürk ilke ve inkılapları; hukuk, egemenlik, laiklik, eşitlik, demokrasi, hürriyet, cumhuriyet, eğitim kelimeleri ön plana çıkarılarak bu değerlerin arkasındaki yüzün Atatürk olduğu çarpıcı bir şekilde vurgulandı.

‘’Bu Yüz’’den serisi sosyal medyada oldukça beğeni topladı. Sosyal medya fenomenleri, duayen gazeteciler ve birçok ünlü isim tarafından da paylaşıldı. Cumhuriyetin 100. yılının heyecanla kutlandığı 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı için “ Bir Gün Bile Cumhuriyetsiz Olmaz” temasıyla bir film hazırlandı. Kutlama filminde, profesyonel bir cast ve seslendirmenle çalışıldı.

100. Yıl etkinlikleri kapsamında Atatürk’ten öğrenilen birlikte var olmanın gücünden hareketle ve Ekol Ailesi’nin geniş katılımıyla Ekol Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Musul’un öncülük ettiği Anıtkabir ziyareti gerçekleştirildi. Ziyaret sonrasında hazırlanılan filmde Ahmet Musul, Anıtkabir anı defterine yazdığı özel mesajı seslendirdi.

100. Yıl özel projesi Sahada: Cumhuriyetin Harcında Bilim ve Kadınlar kitabı Bilim Akademisi iş birliğiyle okurla buluştu. Çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda tanıtılan bu özel projede Cumhuriyetin ilk yıllarında erkek egemen alanlar kabul edilen bilimsel çalışmalarda 12 bilim kadınının gösterdiği çaba ve başarı tüm çarpıcılığıyla ortaya konuluyor. Kitapta söz konusu edilen bilim insanlarının aile üyeleri, öğrencileri, meslektaşlarıyla ve alanların uzmanlarıyla bir dizi görüşme gerçekleştirildi. Kütüphanelerde ve özel arşivlerde geniş bir literatür ve süreli yayınlar taraması yapıldı, kurum arşivlerinde çalışıldı ve her konunun uzmanlarının danışmanlığına başvuruldu. Kitapta daha önce yayınlanmamış fotoğraflar, belgeler, kayda geçmemiş, anlatılmamış ayrıntılar bulunuyor.