Küreselleşme ile birlikte lojistik sektörü, dünya çapında hızla büyüyen ve sınırları aşan bir yapıya büründü. Ancak, farklı ülkelerde operasyon yürüten şirketler için, her ülkenin kendi düzenlemeleri ve standartlarıyla uyum sağlamak karmaşık bir süreç haline geldi. Global pazarda varlığını sürdürebilmek ve rekabet avantajını koruyabilmek isteyen lojistik firmaları, uluslararası mevzuatlara uyum sağlamak zorunda. Bu uyum süreci, sadece yasal yaptırımlardan korunmak için değil, aynı zamanda müşteri güvenini kazanmak, şirket itibarını artırmak ve operasyonel riskleri en aza indirmek için kritik öneme sahiptir. 20 yılı aşkın süre tecrübeye sahip uzman kadrosu ile sektörün öncü firmalarına; karayolu, denizyolu, havayolu, proje taşımacılığı, demiryolu ve kombine taşımacılık alanında alternatif ve yenilikçi çözümler üreterek entegre lojistik hizmetleri sağlayan sağlayan Lanes Lojistik'in Operasyon Direktörü Ali Demircan, şirketler için kritik önem taşıyan global mevzuatlar ile ilgili dikkat edilmesi gereken noktalara değindi.
YASALARA UYUM
Her ülkenin kendine özgü yasal düzenlemeleri olduğundan, global lojistik firmaları için bu düzenlemeleri öğrenmek ve güncel kalmak büyük önem taşır. İlgili ülkelerdeki gümrük, ithalat-ihracat, sağlık ve güvenlik gibi yasal çerçeveleri öğrenmek, mevzuata uygun hareket etmeyi kolaylaştırır.
Uluslararası düzenlemelere örnek olarak verilebilecek belgelerden biri CMR’dir. CMR, lojistik sektöründe kullanılan ve uluslararası taşımacılıkta önemli bir belge olan "Convention on the Contract for the International Carriage of Goods by Road" anlaşmasının kısaltmasıdır. Bu anlaşma, 1956 yılında Birleşmiş Milletler himayesinde oluşturulmuş ve karayolu ile uluslararası eşya taşımacılığını düzenlemek için kullanılmaktadır.
CMR belgesi, taşınan malların miktarı, özellikleri ve teslimat koşullarını ayrıntılı şekilde belirlerken, taşıyıcı, gönderici ve alıcı arasındaki hak ve sorumlulukları netleştirir. Bu sayede, taşımacılık sırasında oluşabilecek kayıp, hasar veya gecikme durumlarında taraflara hukuki koruma sağlar ve tazminat süreçlerini düzenler.
Uluslararası sektör için önemi, farklı ülkelerdeki yasal ve operasyonel uyumluluk sorunlarını azaltmasıdır. CMR, anlaşmaya taraf olan 58’den fazla ülkede geçerli olduğundan, taşımacılık süreçlerinde ortak bir dil oluşturur ve prosedürlerin hızlanmasını sağlar. Ayrıca, uluslararası ticarette güven ve şeffaflığı artırarak, lojistik firmalarının daha geniş pazarlara erişmesini ve rekabet avantajı elde etmesini mümkün kılar. CMR, global ticaretin sürdürülebilirliği için temel bir yapı taşıdır.
DİJİTAL UYUM
Veri gizliliği ve dijital güvenlik, lojistik sektöründe giderek daha önemli bir hale geliyor. Avrupa Birliği’nin GDPR gibi kanunları başta olmak üzere, veri işleme süreçlerine dair global ve yerel düzenlemelere uyum sağlamak için firmaların veri güvenliği protokollerini geliştirmesi gerekir.
ÇEVRE VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Çevre dostu uygulamalar giderek daha fazla talep görmekte olup, uluslararası lojistik operasyonlarında karbon ayak izini azaltma yükümlülüğü gibi sürdürülebilirlik politikalarına uyum zorunlu hale gelmektedir. Global düzeyde kabul gören çevresel standartlara uygun çalışmak, çevresel sorumlulukların yerine getirilmesini sağlar.
Lojistik sektöründe, uluslararası mevzuatlara uyum kapsamında Karbon Düzenlemesi’ne hazırlık yapmayan firmalar, AB sınırlarında ciddi engellerle karşılaşabilir ve geçiş izinleri riske girebilir. Karbon ayak izini azaltmaya yönelik önlemler almak, operasyonel süreklilik ve rekabet avantajı için kritik öneme sahiptir.
GÜMRÜK MEVZUATLARI
Ülkeler arası taşımacılık yapan lojistik firmaları, her ülkenin farklı gümrük düzenlemeleri ve vergi yükümlülükleri konusunda bilgi sahibi olmalıdır. Ülkeye giriş-çıkışlarda gümrük prosedürlerine uyulması, lojistik süreçlerinde vergiye ilişkin hataların önüne geçilmesini sağlar.
Örnek olarak lojistik sektöründe vize ve sigorta sorunları, özellikle uluslararası taşımacılık yapan firmalar için büyük bir engel oluşturuyor. Bu sorunlar, sürücülerin sınır geçişlerinde uzun süre beklemesine, operasyonların aksamasına ve teslimat sürelerinin uzamasına neden olabilir. Ayrıca, uluslararası mevzuatlara uyum sağlayamayan firmalar, gümrük işlemlerinde ek denetimlerle karşılaşabilir ve hatta geçiş izinlerini kaybedebilir. Bu durum, hem operasyonel maliyetleri artırır hem de müşteri memnuniyetini olumsuz etkileyerek firmanın rekabet gücünü zayıflatır.
GÜVENLİK VE ÇALIŞMA STANDARTLADI
Çalışan sağlığı ve güvenliği, özellikle küresel ölçekte operasyon yürüten lojistik şirketleri için temel bir uyum alanıdır. Hem şirket içi hem de saha personelinin güvenli çalışma koşullarında olması, iş kazalarını önlemeye ve uyum standartlarını karşılamaya yönelik gerekli bir adımdır.
TİCARİ UYGULAMALAR
Global lojistik firmaları, farklı ülkelerde iş yaparken etik ve adil ticaret ilkelerine uyum sağlamalıdır. Bu kapsamda, rüşvet, yolsuzluk, haksız rekabet gibi etik olmayan uygulamalardan kaçınmak, global ticarette güvenilirliği artıran bir unsurdur.
KYS ve BGYS, bu tarz uygulamalara örnek olarak verilebilecek sistemler arasındadır. Lojistik sektöründe KYS (Kalite Yönetim Sistemi) ve ISO/IEC 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi (BGYS), şirketlerin operasyonel süreçlerinde kaliteyi ve bilgi güvenliğini sağlamak için kullandıkları uluslararası standartlardır. Lojistik sektöründe ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi, tedarik zincirindeki hassas verilerin korunmasını sağlayarak müşteri güvenini artırır ve operasyonel kesintileri önler. Bu standart, hem uluslararası mevzuatlara uyumu kolaylaştırır hem de rekabet avantajı sunar.