Railport, Almanya’nın Münih kentinde 2–5 Haziran 2025 tarihlerinde düzenlenen dünyanın en büyük lojistik fuarlarından Transport Logistic 2025’te yerini aldı. Fuar kapsamında stratejik ortağı Duisport ile birlikte tanıtılan Railport, Türkiye’nin ilk intermodal terminali olarak uluslararası arenada dikkat çekti. İnşaatı tamamlanmak üzere olan terminalin, 2025 yılının ikinci yarısında faaliyete geçmesi planlanıyor.

Orta Koridor ve Demir İpek Yolu güzergâhında konumlanan Railport, yalnızca Avrupa ile Türkiye arasındaki lojistik akışa değil, tüm koridor boyunca intermodal taşımacılığa katkı sağlayacak önemli bir merkez olmayı hedefliyor. 265 bin metrekarelik alana kurulan terminal, Doğu-Batı hattında büyük ölçekli ve sürdürülebilir bir lojistik üs olarak tasarlandı.

Railport’un, kara yolu, demir yolu ve deniz yolu bağlantılarıyla çok modlu taşımayı bir araya getiren yapısı sayesinde Türkiye’nin küresel lojistik ağlara entegrasyonu daha da güçlenecek. Tam kapasiteye ulaştığında; yıllık 360 bin TEU konteyner, 1,5 milyon ton genel kargo, 125 bin treyler ve 122 bin CEU bitmiş araç elleçleme kapasitesine sahip olacak. Ayrıca 1.000 metrekarelik tehlikeli madde depolama alanı, 4 vinç, 6 istif makinesi ve modern teknik altyapısıyla sektöre ileri düzey çözümler sunacak.

300 Milyon Dolarlık Stratejik Yatırım

Railport Genel Müdürü Fatih Yılmazkarasu, Railport’un hikayesinin 2007 yılında başladığını ve 2017 yılında Duisport ile ortaklığın kurulduğunu belirtti. 265 bin metrekarelik alanda inşa edilen tesisin toplam yatırım tutarının 300 milyon dolar olduğunu ve Temmuz ayında operasyonlara başlanacağını duyurdu. Yılmazkarasu, “Bu terminal, grubumuzun en önemli yatırımlarından biri. 300 milyon dolarlık bu proje, hem kapasitesi hem de stratejik konumuyla büyük beklentiler taşıyor” dedi.

Demir Yolu Lojistiğinde Yeni Dönem

Yılmazkarasu, Çin’den Türkiye’ye yapılacak ithalatın ve Türkiye’den özellikle Almanya ile Doğu Avrupa’ya yönelik ihracatın demir yolu üzerinden gerçekleştirilmesinin hedeflendiğini ifade etti. Doğu Marmara’daki limanlara demir yolu bağlantılarının (kılçık hat) hazır olduğunu ve bu hatlar üzerinden konteyner, treyler ve swap body taşınabileceğini vurguladı.

Yeşil Lojistik ve Orta Koridor Vurgusu

Yeşil lojistik konusunda Railport’un temel odak noktasının demir yolu taşımacılığınının payını artırmak olduğunu belirten Yılmazkarasu, “Yeşil lojistik artık yalnızca kağıt üzerinde değil, sahada da uygulanıyor. Avrupa’da gelen regülasyonlar nedeniyle firmalar, taşıma şekillerini yeniden planlamak zorundalar. Demir yolu taşımacılığının payı önümüzdeki 5 yılda daha da artacak” dedi.

Orta Koridor’a ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yılmazkarasu, Bakü–Tiflis–Kars hattından Divriği’ye kadar devam eden sinyalizasyon ve elektrifikasyon çalışmalarının bu güzergâhı daha verimli hale getirmek üzere sürdüğünü belirtti.

Kartepe’nin Stratejik Önemi

Kocaeli Kartepe’deki konumun, Türkiye’deki yük hareketinin yaklaşık %80’inin Anadolu’dan kaynaklanması sebebiyle kritik bir öneme sahip olduğunu ifade eden Yılmazkarasu, intermodal taşımacılık yapan firmaların demir yolu kullanımına yöneldiğini ve Railport’un bu ihtiyaca cevap vereceğini söyledi.

Operasyonel Verimlilik ve Transit Süreler

Railport’un özel işletme modeli, modern altyapısı, geniş ekipman parkı ve tecrübeli operasyon ekibi sayesinde yüksek verimlilikle hizmet vereceğini vurgulayan Yılmazkarasu, terminalin özellikle iç dolum-boşaltma işlemlerinde ve transit yük hareketlerinde ticaret trafiğini önemli ölçüde hızlandıracağını ifade etti. Demir yolu operatörleriyle yakın iş birliği içinde çalışacaklarını belirten Yılmazkarasu, Railport’un sunduğu entegre lojistik çözümlerle ihracat, ithalat ve transit taşımacılıkta transit süre avantajları sağlayacağının altını çizdi.

Maliyet Avantajı ve Konsolidasyon Potansiyeli

Yılmazkarasu, demir yolu taşımacılığının maliyetleri düşürdüğünü ve navlun üzerinde olumlu etkiler yarattığını belirtti. Swap body ve konteynerlerin daha az elleçlenmesi, maliyet avantajı sağladığı gibi bu terminalin ithalat ve ihracat yükleri için güçlü bir konsolidasyon ve dağıtım merkezi olma potansiyelini de beraberinde getirdiğini dile getirdi.

Depolama ve Gümrükleme Hizmetleri

Railport bünyesindeki 20 bin metrekarelik kapalı deponun; 15 bin metrekaresi antrepo, 5 bin metrekaresi ise geçici depolama alanı olarak kullanılacak. Gelen ürünlerin gümrük işlemleri de burada yapılacak ve iç piyasaya ya da ihracata yönelik sevkiyatları kolaylaştırılacak.

Duisport Ortaklığı ile Know-how Transferi

Yılmazkarasu, Duisport ortaklığının finansal katkıdan ziyade bilgi birikimi aktarımı açısından değerli olduğunu belirtti. Avrupa’da demir yolunun kullanım oranının Türkiye’ye kıyasla çok daha yüksek olduğunu vurgulayarak, Duisport’un yıllık 4 milyon konteyner elleçlediğini ve 9 farklı terminal işlettiğini aktardı. Bu deneyimin Railport’a önemli katkılar sağlayacağını belirterek, projeye yalnızca fikir bazında değil, operasyonel düzeyde de destek verdiklerini ifade etti.