2 taraf; tek hedef
Taşımacılık sektöründe bu yıl yüzler gülmese de, kamyon pazarı ilk 3 ayda rekor satış rakamlarına ulaştı. Pazarın, tarihin in büyük satışının gerçekleştiği 1996 yılının ilk 3 ayındaki rakamlara ulaşmış olması üreticilerde heyecanlı bir bekleyiş yaşanmasına neden oluyor. Bu heyecanlı bekleyiş Haziran ayında gerçekleşecek genel seçimlerin tedirginliğini de yaşıyor. Seçim sonrası nasıl bir atmosfer olacağı ve bunun ülke ekonomisine olası etkilerini kestirmekte zorlanan sektör, nasıl bir strateji izleyeceğini kestiremiyor.
Durum lojistikçi tarafında da pek farklı değil aslında. Suriye ve Irak’taki sorunların devam etmesi, bunun üzerine Mısır’ın taşımacılık anlaşmasını yenilemeyeceğini açıklaması özellikle doğudaki nakliyecileri olumsuz etkiliyor. Bambaşka bir durum yaşanmazsa, 2015 yılını böyle kapatacağız. Lojistikçi gelirini artıramamış olmasa da rekabetçiliğini devam ettirmek için yatırım yapmak zorunda. Ocak 2016 yılında Euro 6 motorlarının kullanılacak olması nedeniyle, firmalar kendilerini araç yatırımına gitmek durumunda hissediyor. Euro 6 motorlu araçlar, Euro 5 motorlu araçlardan daha pahalı ve daha düşük kalitedeki yakıtlarla çalışabiliyorlar. Bu durum özellikle doğumuzdaki ülkelere çalışan nakliyecilerimiz için çok önemli. Çünkü firmalarımız Euro 6 motorlu araç alsalar bile bu ülkelere taşıma yaptıklarında orada Euro 6’nını gerektirdiği kalitede yakıt bulamayacaklarından sorunlar yaşayacaklardır. Bu sebeple Euro 5 motorlu araçlar onlar için çok önemli ve bu arayı iyi değerlendirmek istiyorlar.
Bu sayımızda lojistikçi ve kamyoncu tarafında, iki önemli yönetici ile özel söyleşi gerçekleştirdik. Türkiye’nin değer bazında en büyük lojistik firması olan Borusan Lojistik’in Genel Müdürü Kaan Gürgenç, firmaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Şu andaki durumlarını ve hedeflerini açıklayan Gürgenç’e sektörün merak ettiği soruları yönelttik ve oldukça samimi cevaplar aldık.
Mercedes-Benz Türk Pazarlama ve Satış Direktörü Süer Sülün ile yaptığımız söyleşide ise başarının ipuçlarını araştırdık. Her şeyi tüm detaylarıyla açıklayan Sülün, başarının tek bir sebebe bağlanamayacağını ve takımın her kademesinin görevini eksiksiz yerine getirmesi gerektiğine inanıyor. Kendini disiplinli bir yönetici olarak tanımlasa da, Sülün ekibiyle tam bur uyum içinde çalışıyor ve herkes kendi önerisi ile ekibe katkı sunuyor.
- - - - - -
