AB mobilite paketleri kapsamında, sürücülerin 4 hafta sonunda şirket merkezine veya ikamet ettiği yere dönmesi mecburiyeti getirildi. AETR Sözleşmesi ve Takograf Danışmanı Bilal Yeşil AB ülkelerine sefer yapan firma ve sürücülerin dikkat etmesi gereken noktaları anlattı: 

bilal yeşil-2Sürücülerin 4 hafta sonunda ülkesine dönme zorunluluğu!

Burada açıklanan hususlar, uluslararası nakliyatta çalışan ve özellikle AB ülkelerine sefer yapan sürücü ve şirketleri ilgilendirmektedir.

AB mobilite paketleri kapsamında, sürücülerin 4 hafta sonunda şirket merkezine veya ikamet ettiği yere dönmesi mecburiyeti getirilmiştir. Ancak, bu mecburiyetin nasıl yerine getirileceği, sürücünün dönmeyi reddetme hakkının olup olmadığı, şirketlerin sorumlulukları konularında tartışmalar devam etmektedir. Türkiye AB üyesi değildir, AETR sözleşmesine taraftır. Ancak AB kendi iç pazarını korumak için bu kuralı, tüm AB dışı ülkelere uygulamaktadır.

Sürücü ve şirketin sorumlulukları

Anlaşmazlık, sürücünün kendisine ayrılan zamanı istediği gibi kullanma hakkı ve şirketin sürücülerin ikamet etikleri yere geri dönüşünü organize etme sorumluluğu etrafında dönmektedir. ‘’İkamet yeri’’ iki şekilde olabilmektedir;

Lanes Lojistik yapay zeka uygulamalarını kullanmaya başladı Lanes Lojistik yapay zeka uygulamalarını kullanmaya başladı
  • Sürücünün, işvereninin işyerinin bulunduğu yer veya işverenin faaliyet merkezi,
  • Sürücünün ikamet yeri işverenin işyerinden farklı bir yerde ise, sürücünün ikamet yeri.

Sürücülerin kendilerine ayrılan zamanı istedikleri  gibi geçirme hakkına sahip oldukları ve belirli bir yerde dinlenmek zorunda kalmadan nerede geçireceklerini seçebilecekleri gayri resmi olarak kabul edilmektedir. Ancak bu, şirketleri sürücülerin "eve" dönüşünü organize etme sorumluluklarından kurtarmamaktadır.  Bir sürücü kişisel nedenlerle "eve" dönmemeyi seçse bile, şirket, çalışma programının, sürücünün gerektiği gibi "eve" dönme fırsatına sahip olacak şekilde düzenlendiğini göstermelidir.

Bazı ülkelerin kontrol makamları bu konuda katı davranmaktadır. Bir sürücünün kişisel kararından bağımsız olarak, şirketlerin sürücülerin düzenli aralıklarla, genellikle her dört haftada bir "eve" dönmelerini sağlamakla yükümlü olduklarını savunmaktadırlar. Bu nedenle, sürücüler ikamet yerinde dönmeyi reddettiği için, yol kontrolleri denetimlerinde cezalarla karşılaşılmaktadır.

Şirketler ne yapmalılar?

Yaptırımlardan kaçınmak için taşıma şirketleri, sürücülerin zamanında ikamet yerine dönmelerini sağlamak için süreçleri dikkatli şekilde planlamalı ve belgelemelidir. Bunun için aşağıdaki hususları dikkate almalıdırlar:

  1. Sefer planlaması: Sürücülerin seferleri, "İkamet yerinden" uzakta dört haftadan fazla zaman geçirmeyecekleri şekilde planlanmalıdır.  Bir sürücünün daha uzun süre uzakta olması planlanıyorsa, bunun önceden kararlaştırıldığı ve orijinal planın dört haftalık süre içinde geri dönüşe izin verdiği belgelenmelidir. 
  2. Geri dönüş planlarının belgelenmesi: Şirketler "İkamet yerine" dönüşü sadece bir teklif olarak sunmamalıdır. Bunun yerine, dönüşün önceden planlandığını ve sürücünün çalışma programının ayrılmaz bir parçası olduğunu belgelemelidirler. Bu, dönüşün sefer planının  bir planın parçası olduğunu ve sürücünün takdirine bırakılmadığını kanıtlamaya yardımcı olacaktır. 
  3. Geri dönüş belgelerinin saklanması: Sürücülerin  geri dönüşünün  planlandığını  kanıtlayan kapsamlı kayıtların tutulması çok önemlidir. Bu, sefer planlı, yapılan masraflar ve diğer ilgili ayrıntılar gibi bilgilerin saklanmasını içerir. Uygun dokümantasyon, uyumluluğun gösterilmesine yardımcı olur ve denetimler sırasında şirketi koruyabilir. Bu kayıtlar, en azından 12 ay saklanmalıdır. Mahkemelerde sürücülerin bu konuda hak iddia edebileceği düşünülürse, dava açma zaman aşımı dikkate alınarak, 5 yıl süre ile saklanması önerilir.
  4. Sürücünün ‘’İkamet yerine’’ dönmeyi reddetmesi: Bir sürücü şirkete "İkamet yerine" dönmek istemediğini bildirirse, bu ret e-posta veya resmi bir yazılı beyan yoluyla yazılı olarak belgelenmelidir. Bununla birlikte, şirketler bu tür ret taleplerini önceden almamalıdır, çünkü bu, şirketin geri dönüşün sağlanması yerine ret olayına öncelik veriyor gibi görünmesine neden olabilir. Reddetme, sefer planlamasında genel bir eğilimden ziyade bir istisna olmalıdır. 
  5. Dinlenmenin nerede geçirileceği : Sürücüler, "İkamet yerine’’  dönmeyi reddederlerse, dinlenme zamanlarını araçlarının kabininde geçiremeyecekleri konusunda bilgilendirilmelidir. Dinlenmek için uygun bir konaklama yeri bulmaları ve dönüşü reddetmeleri, sağlıklarını  tehlikeye atmamalıdır. 
  6. Sefer öncesi görev yerine seyahat süresi ile sefer sonunda ikamet yerine seyahatlerin  takografa  kaydedilmesi: Sürücü, seferi ikamet yerinden başka yerde bitirip, ikamet yerine otobüs veya uçakla gidecekse, veya ikamet yerinden  sefer başlangıç yerine seyahat etmesi gerekiyorsa, bu süre diğer çalışmadır. Veya sürücü görev almak için bir yerde bir zaman geçirmiş ise, bu süre hazır beklemedir. Sürücü kartını takografa taktığında bu süreleri elle takografa girmesi gerekir. Yol kenarı denetimlerinde bu durum tespit edildiğinde, sürücüye ve şirkete yaptırım uygulanmaktadır. 

Sürücüler kendilerine ayrılan zamanı özgürce kullanma hakkında sahip olsalar da ve "İkamet yerine" dönmemeyi seçebilseler de, taşıma şirketlerinin  sefer planlarının yasal gerekliliklere  uymasını sağlamaları çok önemlidir. Bu, dikkatli planlama, kapsamlı dokümantasyon ve düzenlemelere sıkı sıkıya bağlı kalmayı gerektirir. İkamet yerine" dönmeyi reddetmenin, şirketin kötü planlamasının bir sonucu değil, sürücünün kişisel kararı olduğunu açıkça ortaya konulmalıdır

Editör: Mutlu Doğan